Çocuklarda İçe Dönüklük – İçine Kapanıklık
Çocuklarda içe kapanıklık, ya da içe dönüklük terimleri çoğu zaman birbirlerinin yerine kullanılır. İçine kapanıklık bazı araştırmalara göre bir mizaç özelliği gibi ve doğuştan getirildiği düşünülse de bunu yanlışlayan araştırmalarda mevcuttur. Ancak çocukluk evresinde içe dönük çocukların zamanla dışa dönük gelişim gösterdiği bilinmektedir.
Çocuklarda içe kapanıklık durumlarında, yeni ortamlara ve yeni durumlara uyum sağlamak konusunda zamana ihtiyaçları olduğunu düşünebiliriz. Bu açıdan çocukları değiştirmeye çalışmak yerine çocukları desteklemek ve güçlü oldukları özelliklerini öne çıkarmamız gerekir. Öğretmenlerin ve okul psikologlarının öğrenciyi bu yönleriyle desteklemesi yararlı olacaktır.
Çocukların hangi konularda, hangi ortamlarda kendilerini geri çektiğini bilmek, gözlemek çocuklar tanımak bu konuda önemlidir. Çocuğun kendini değersiz hissetmesi, benlik saygısı düşüklüğü içe dönüklük konusunda en önemli konulardır.
Çocuklarda içe kapanıklık konusunda araştırma yapan psikologların üzerinde önemle durdukları konu benlik saygısı ve değersizlik hissidir. Kardeş kıskançlığı çocukların kendini diğeriyle kıyaslayarak dah az sevildiğine inanmasına neden olabilir. Bu durum için anne baba, çocuğun olumlu durum ve özellikleri konusunda geri bildirim vererek destekleyici olmalı. Çocuklarda içe kapanıklık durumlarında, kendini ifade etmesi yüreklendirilmelidir. Anne baba onun adına düşünerek karar vermemeli çocuğun fikrini dile getirmesi için yüreklendirmelidir.
Çocuklarda İçe Kapanıklık Konusunda Öneriler
- Anne babalar çocuğu adına karar vermemelidir. Şunu mu istiyorsun oğlum, Bundan istemiyor musun? Böyle mi demek istiyorsun oğlum? şeklinde konuşmamalıdır. Bunu yaparak çocuğun kendi istek ve arzularını kendisinin dile getirmesine engel olunduğu gibi düşüncelerine ve yaratıcılığına da gem vurulmuş olmaktadır. Çocuğun düşünmesine de engel olunmaktadır. Deyim yerindeyse içe dönüklüğü desteklenmiş olmaktadır.
- Çocuğunuzun içe dönük olması bir özelliktir. Bir kusur ya da aksiklik değildir. Bu nedenle öncelikle kabul edildiğini ve bu nedenle eleştirilmediğini bilmelidir.
- Çocuğunuzu diğer çocuklar gibi olması için zorlamayın. “Git arkadaşların gibi sen de oyna“ şeklinde konuşmak çocuğunuza yararlı olmayabilir.
- Küçük de olsa gelişmeleri vurgulayın ve takdir edin.
- Yaşına uygun sorumluluklar vermeyi deneyin ve yapabildikleri kadarını bile önemle destekleyin.
- Psikolojik danışmanlık merkezinde klinik psikolog ile görüşmeyi ertelemeyin. Anne baba olarak fazlasıyla önemsiz bir konu gibi de görmemek gerekir.