Ergenlikte Cinsel Gelişim
Cinsel gelişim yazı dizisini, ergenlikte cinsel gelişim olarak devam ediyoruz. Çocuklarda cinsel gelişim, yetişkinlikte cinsel gelişim yazılarımızı da okuyabilirsiniz. Kız ve erkeklerde ergenliğe girecekleri dönemden yaklaşık bir buçuk yıl önce cinsel içerikli değişiklikler başlar. Bu değişimler kızlarda 10 yaş civarında, erkeklerde 11-12 yaş civarında olmaktadır. Cinsel gelişme iki bölümde incelenebilir:
Bu sayfada;
Ergenlikte Cinsel Gelişim – Birincil Cinsel Gelişmeler
Ergenlikte cinsel gelişim birincil cinsel gelişim alanı denildiğinde üreme organlarındaki değişmeleri içerir. Kız çocuklarında ergenlikte cinsel gelişim ilk ve önemli değişiklik adet kanamasıdır. İlk adet kanaması (menarş) daima boy büyümesi doruk noktayı geçtikten sonra olur. Adet kanamasından sonraki iki yıla steril-kısır dönem denir. Aybaşı kanamaları her 28 günde bir olur ve 3 ila 7 gün arasında sürer.
Erkek ergenlikte cinsel gelişim belirtileri 11 12 yaş dolaylarında ortaya çıkar. Üreme organlarının olgunlaşması ile erkek çocuklarda gece boşalmaları başlar. Birçok erkek çocuk eğer hazır değilse korkabilir. Kindsey’in cinsel davranış raporuna göre erkeklerin yaklaşık % 83’ü bunu yaşamaktadır. Gece boşalmaları yaklaşık bir yıl boyunca üretken değildir. Sperm daha çok sayıda ve etken olduğunda gebe bırakmaya yeterli olur.
Ergenlikte Cinsel Gelişim – İkincil Cinsel Gelişmeler
Kız çocuklarında ergenlikte cinsel gelişim ikincil yöndeki gelişmelerin başında olgunlaşma gelir. Kız çocuklarında ergenlikte cinsel gelişim belirtileri 8-13 yaşları arasında göğüs tomurcuklarının ortaya çıkmasıdır. Memelerin gelişiminden kısa süre sonra cinsel organda kıllanma başlar. İki yıl sonra da koltukaltı kılları belirir. Omuzlar yuvarlaklaşır, göğüs ve kalçalarda deri altına toplanan yağ miktarı artar, göğüs ve kalçalar büyür.
Erkek çocuklarda ergenlikte cinsel gelişim döneminde kızlardan farklı olarak kol ve bacak adalelerinde bir gelişme görülür. Göğüs kafesi ve omuzlar genişler. Vücut ve yüz erkeksi bir görünüm alır. Sperm salgılayan erbezleri ile erbezlerini içeren kese olan erbezi torbasının büyümesi söz konusudur. Yaklaşık bir buçuk yıl sonra erkeklik organı büyür. Büyüme 14-16 yaşına kadar sürer. Erkeklerde pelvik bölge kılları 12-14 yaşlarında, koltukaltı ve yüz kılları bir ya da iki yıl sonra ortaya çıkar.
Bu dönemde ergen ses tonunu ayarlayamaz, seslerde inişler ve çıkışlar olur. Ergenliğin sonunda ise ses tamamen kalınlaşır ve birey ses üzerinde tamamen hakimiyet kurar.
Derideki yağ bezlerinin fazla çalışması sonucu salgılanan yağlar, bez kanallarını tıkar ve yüzde siyah noktalar sivilceler oluşturur. Yağ birikimi şişer ve ergenlik sivilcelerini meydana getirir.
Bu dönemde yüzde meydana gelen belirgin değişikliklerden biri de erkek çocukta bıyık ve sakalların çıkmasıdır. Önce bıyıklar belirgin hale gelir, sonra şakak kemikleri altında sakallar görülmeye başlar.
Hipofiz hormonunun etkisiyle, ergenlik döneminin başlangıcında, erkek çocuklarda gırtlağın çene altına rastlayan bölgesinde bir kıkırdaklaşma görülür. Halk arasında “adem elması” denilen bu boğum büyüyerek sertleşir.
Ergenlikte Cinsel Gelişim – Kızlık Zarı
Erkeklerin daha önceden cinsel ilişkide bulunduğunu gösteren bir özellik bulunmamasına karşın kızlarda vajina girişini çevreleyen ve genellikle ilk cinsel deneyimde ortadan kalkan kızlık zarı adı verilen bir darlık bulunur. Bebeklerde ve küçük kızlarda anüs ile vajina arasındaki mesafe çok kısa olduğundan anüsten gelebilecek mikropların vajina içine girmesini engellemesi dışında kızlık zarının bilinen bedensel bir işlevi yoktur. Bedensel gelişme ile birlikte bu mesafe de uzayacağından bu işlevi de ortadan kalkar.
Kızlık zarı genellikle çok ince bir oluşum olduğundan kızlık zarının zedelenmesi genellikle acı oluşturmaz. Ancak kızlık zarının zarar göreceğinden duyulan korku artıkça genç bayan kendini kasmaya başlar. Bu durum çok az hissedilebilecek olan acıyı biraz artırabilir.
Günümüz Gençlerinin Cinsel Yaşamı
Gençlerin cinsel yaşantısı konusunda karşımıza üç olasılık çıkar. Bunlardan ilki gencin hiçbir cinsel davranışta bulunmamasıdır. Buna cinsel perhiz de denilebilir. İkinci olasılık erken evliliktir. Üçüncü olasılık ise evlilik öncesi cinsel yaşantıdır. Tüm ülkelerde erkekler bu olasılığı daha fazla kullanmaktadır. Hiçbir ülkede evlilik öncesi cinsel ilişkide cinsler arasında bizlerdeki kadar fark görülmemiştir. 1982 yılında İTÜ’de yapılan bir araştırmada bekar kızların % 3.7’sine karşılık erkeklerin % 38.4’ünün evlilik öncesi cinsel deneyimlerinin olduğu anlaşılmıştır. ABD ve Avrupa ülkelerinde yapılan araştırmalara göre kızların% 63’ünün erkeklerin ise %77’sinin cinsel deneyimi olduğu anlaşılmıştır. Bu durum kız ve erkek arasındaki farklılıkların azaldığına ve çifte standardın kalkmaya başladığına bir kanıt olabilir. Yalnız onların erkeklerinin gittikçe rastgele ilişkiden uzaklaştığı Türkiye’deki erkeklerin ise genellikle genelev vasıtasıyla böyle bir ilişkiye girdiği belirtilmektedir. Ancak bu durumun son yıllarda farklılaştığı düşünülmektedir.
Araştırmalara göre gençlerin erken yaşta cinsel ilişkiye girmelerinde akran grubunun büyük bir baskısı var. Öte yandan gençlerin pek çoğunda eşcinsellik ve mastürbasyon konularında yoğun bir şekilde endişe bulunmaktadır. Bu durum gençlerin sosyal yaşamlarını etkilemekte ve onların kendilerini toplumdan soyutlamalarına da neden olabilmektedir. Bu sırada gençte nörotik belirtiler, saplantılı düşünceler ve yeme bozuklukları görülebilir.
Bekar kızların hamileliği de büyük sorun yaratmaktadır. Araştırmalara göre bu kızların kendilerine saygılarının çok düşük olduğu bulunmuştur. Bu genç kızların bir kısmı yalnızlıktan kurtulmak için, bir kısmı annesinden görmediği şefkati bebeğine vermek için ve bir kısmı da kendini kanıtlamak için hamile kalmışlardır. Ergenlikte cinsel gelişim açısından bu gelişmeler önemli.
Aile Tutumlarının Bireyin Cinsel Yaşantısına Etkisi
Ailenin bireye karşı tutumları onun cinsiyet rolünü benimsemesi ve sağlıklı, ergenlikte cinsel gelişim sürmesi için son derece önemlidir. Toplumumuzda anne-babanın çocukluk ve ergenlikte cinsel gelişim hakkında pek bilgi vermediği bilinmektedir. Anne-baba ve çocuklar arasında sevgi ve saygıya dayalı bir ilişki olduğu oranda çocuklar sağlıklı yetişir. Ayrıca bu çocukların buluğ dönemlerinde sorunları az olduğu gibi evlilikte de cinsel sorunları az olmaktadır. Ergenlikte cinsel gelişim süreci sağlıklı gelişen ergenlerin, vücutlarındaki değişiklikleri dikkatle izledikleri gözlenebilir. Anne baba tutumları ile ergenlikte cinsel gelişim arasında özel bir ilişki bulabiliriz.
Ergenlikte Cinsel Gelişim Süreci ve Psikolojik Destek
Ergenlikte cinsel gelişim denildiğinde akla ilk gelen şey cinsel ilişkidir. Bursa psikolog sayfası olarak, anne babaların çocuklarının cinsel gelişiminden sıklıkla korktuklarını gözlemliyoruz. Bu çerçevede youtube kanalımızda, ergenlikte cinsel gelişim ve ergenler ne bekler içerikli videoyu izlemenizi öneriyoruz. Büyüme gelişme dönemlerinde oluşan fiziksel ruhsal ve sosyal gelişimden korkan anne babaların ergenler üzerinde baskı kurmak gibi bir yola başvurmaları oldukça sakıncalı olabilir. Özellikle ergenlikte cinsel gelişim sürecindeki değişimler anne babaları korkutmak yerine işbirliğine itmelidir. Ergenlikte cinsel gelişim yazısından bir sonraki yazımızı okumanızı öneririm.
Ayrıca ergenlik dönemi ile ilgili olabilecek diğer yazı ilginizi çekebilir: